Erzincan İliç’teki altın madeninde meydana gelen faciayla ilgili Meclis Soruşturması açılacak
Erzincan İliç’teki altın madeninde meydana gelen ve 9 işçinin enkaz altında kaldığı maden faciasıyla ilgili olarak siyasi parti gruplarının Meclis Soruşturması açılması yönündeki ortak teklifi, TBMM Genel Kurulu’nda oylanarak kabul edildi. Bu kapsamda 22 kişilik bir komite oluşturulacak ve çalışma süresi 3 ay olacak.
CHP’li Mustafa Adıgüzel, önerge toplantısında “Savcıları İliç’e değil, Murat Kurum ve Binali Yıldırım’a gönderin” dedi.
Erzincanİliç ilçesinde siyanür sızıntısı sonucu meydana gelen kazanın araştırılıp soruşturulması ve olası kazaların önlenmesine yönelik tedbirlerin alınması amacıyla siyasi parti gruplarının ortak sunduğu öneri, Meclis Soruşturması açılması yönünde bugün görüşüldü. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu.
Öneriler üzerine ilk olarak Saadet-Gelecek Partisi Kümesi adına söz alan Muğla Milletvekili Selçuk Özdağ, şunları söyledi:
“SORUŞTURMA KOMİSYONUNUN KURULMASI İYİ AMA TEPKİLERİ AZALTMAK İÇİN YAPILMAMALI”
“Bu neredeyse Türkiye’nin kaderi haline geldi. Tabii Türkiye zengin olmalı, bunları ithal etmesin, hatta ihraç etmesin. Burada denetim mekanizmalarının çok zayıf olduğunu görüyoruz. Özellikle çıkarma konusunda çok fazla haykırış var. Erzincan’daki altın madeni ile ilgili ve ÇED raporlarının sunulmasıyla ilgili sorular var.Bu madende yaşanan felaket ilk değil, Soma’da daha önce de yaşandı.Bunun üzerine Meclis bir soruşturma komisyonu kuralım dedi ve biz kurduk. 7 ay boyunca gördüğümüz tüm hataların raporunu yazıp TBMM Başkanlığı’na teslim ettim. Rapordaki önerilerimizi kimse kabul etmeyecek. Dinlemediğinizi görüyoruz. dinlemiştiniz, 2022 yılında Amasra’da 42 vatandaşımız hayatını kaybetti. Altın madenlerinde zehirlenmekten, kömür madenlerinde göçüklere, kaçak ruhsatlarla çalışmaya kadar tüm bunlar kontrolsüz yapılıyordu. Neden buna bir çözüm bulamadınız? bunlar 10 yılda mı? Konuyu samimi olarak incelemediğiniz için bulamadınız. Burada hiçbir denetim ve denetimin olmadığını görüyoruz. İliç’te kaç kişinin enkaz altında olduğunu bilmiyoruz. Burada ÇED raporlarını veren Murat Kurum’un ayağa kalkıp özür dilemesi gerekiyor. Bu araştırma komitesinin kurulması iyi bir şey ama yansımaları azaltmak için yapılmamalı. 10 yıl önceki raporun açıklanması ve tepkilerimizin burada yasalaşması gerekiyordu. “Neden artık böyle bir şeyi getiriyorsun? Demek ki başarısızsın, kontrol edememişsin.”
İYİ Parti Grubu adına Manisa Milletvekili Şenol Sunat da şunları söyledi:
“MUNZUR DAĞININ YÜZDE 70’İ ALTIN MADENİNE AYIRILDI”
“Siyanür ve sülfürik asit elementleri akıyor. Milyonlarca ton zehirli atık Fırat Nehri’ne doğru ilerliyor. Fırat’a ulaşırsa milyonlarca insan ve hayvan zehirlenebilir, bölge için büyük tehlike. Dua edelim ki orada olsun” Önlem alınana kadar yağmur ve kar yağmayacak.Madende çıkarılan altın, gümüş ve bakır gibi daha pahalı madenlerin çoğu ABD’ye götürülüyor.Türk ekonomisini geliştirecek değerli yer altı zenginliklerini alan bu maden, yurt dışına götürüyor, gelecek nesillerin temiz doğasını da zehirle öldürüyor. Munzur Dağı’nın yüzde 70’i altın madenine tahsis ediliyor. “23 farklı zehir kullanarak değerli asil metalleri çıkaran şirketin Türkiye’ye ödediği az para” 25 yıl süreyle devletten işletme hakkını aldığı siyanürün de dahil olduğu bu olay, milli servetimizin ne kadar israf edildiğini ortaya koyması açısından trajikomiktir.”
MHP Grubu adına Antalya Milletvekili Abdurrahman da şunları kaydetti:
“SADECE EKONOMİK YENİLENME UYGULAMASI İÇİN ÇEVRENİN TAHLİYESİNE KARŞIYIZ”
“Burada asıl sorun, ruhsat vermekten ziyade, verilen ruhsatın ve madenin çıkarıldığı alanın sistematik olarak denetlenmesi, kontrol sırasında tespit edilen eksikliklerin giderilip giderilmediğinin daha hassas bir şekilde denetlenmesi ve gerekli yaptırımların uygulanmasıdır. En ağır şekilde. İş sağlığı ve güvenliği her şeyin üstündedir, insana ekonomik bir maliyeti yoktur.” Sağlığınızdan ve hayatınızdan daha değerli değildir. Çevre konusunda duyarlı, tatlı su kaynaklarımızın korunması gerektiğine inanan ve bu çerçevede mutlaka siyaset yapan bir hareketiz. Kimse merak etmesin, sırf ekonomik kazanç uğruna çevrenin tahrip edilmesine karşı çıkıyoruz, ihmaller varsa bu ihmallerin ortaya çıkarılması için de ne gerekiyorsa yapacağız. “Kimse yapacağımız şeyden dolayı paniğe kapılmasın.”
DEM Parti Grubu adına İzmir Milletvekili İbrahim Akın, şunları söyledi:
“ILIÇ’TEN DERS ÇIKARILMASI GEREKİYOR, MECLİSİMİZİN BU KONUDA SORUMLULUĞU AĞIR”
“Bugün ülkenin dört bir yanı yağmalanıyor, ruhsatı veren de Çevre ve Şehircilik Bakanıdır, o da artık İBB Adayı. Buradan savcılara sesleniyorum, soruşturma açılmalı” Murat Kurum hakkında derhal girişimde bulunulmalı, gerekli işlemler yapılmalı, yoksa bu ülkede hukuk yok, anayasa yok, hukuksuzluk var, gözaltına alınmalıdır.” “İnsanların bu kadar görmezden gelindiği, değersizleştirildiği bir durumu kabul etmemiz mümkün değil. İnsanlar yeraltında sıkışıp kalıyor, burada insanlar gülüyor. Bu milletvekilinin sorumluluğu mu? Bunu kabul etmek mümkün değil. Bir ders verilmeli. İliç’ten öğrenilecek: Bu ülkede yaşanan ekonomik, sosyal ve sosyal olaylar “Her yerde kriz ve anayasasızlık var ama doğanın yağmalanmasında usulsüzlük var. Bu konuda Parlamentomuzun sorumluluğu ağırdır, bu ağır sorumluluğun yerine getirilmesi konusunda hassasiyet göstermesini, tüm milletvekillerimizin ayrım gözetmeden gereğini yapıp sorumluluklarını yerine getirmesini özellikle rica ediyoruz.”
CHP Grubu adına konuşan Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, şunları söyledi:
“İLİÇ’E SAVCI GÖNDERMEYİN, DOĞRUDAN AKP GENEL MERKEZİNE GÖNDERİN ÇÜNKÜ BÜTÜN SORUMLULAR ORADA DURUYOR”
“İliç’te yaşananlar kaza değil cinayettir. Onlarca milletvekili arkadaşımız gitti, tekliflerde bulundu, medya konuştu ama siz hiçbir uyarıyı dinlemediniz. Bu artık kaza değil cinayettir. Tamamı Fırat Havzası artık risk altında.Türkiye siyanür ve sülfürik asit çetelerinin işgali altında.İç işbirlikçiler olmadan hiçbir işgalin mümkün olmayacağını biliyoruz.Bu altın madenlerini kim savunursa bundan çıkarı vardır ve bu işgale ortaktır.Binali Yıldırım Bu şirketi de savunuyorlar, Murat Kurum da daha önceki bakanlığında kurumsal olarak bunu desteklemişti. Şu anda 4 savcı var. “Savcıları İliç’e göndermeyin, Murat Kurum’a, Binali Yıldırım’a gönderin. Savcıları İliç’e göndermeyin, doğrudan AKP Genel Merkezi’ne gönderin çünkü bu sorumluların hepsi orada duruyor.”
Milletvekillerinin öneriye ilişkin konuşmasının ardından Meclis Soruşturması açılması önerisi kabul edildi. Buna göre ilgili Meclis Soruşturması için 22 üyeden oluşan bir kurul oluşturulacak ve kurul, gerekirse 3 ay süreyle Ankara dışında çalışacak.